Öz Şefkat'ten bahsetmek istiyorum bugün. Benim de biraz yeni olduğum bir konu. Sevgili Deniz Bağan ve Selen Salebci'nin Öz şefkat atölyesinde çok güzel bir bakış açısıyla bakabilme şansım oldu.
Öz şefkat kelimesinin ‘compassion’ com & pati kelimelerinden gelen bir kökeni var ve ‘birlikte acıyla durabilmek’ anlamına geliyor. Şefkat ise ‘bir diğer varlığın acısının, sıkıntısının farkında olmak, bu acıyı dindirmeye yönelik harekete geçmek’.
Dolayısıyla kendine şefkat göstermek yani Öz şefkat, kendi acılı veya zorlu durumlarında yargılamadan, eleştirmeden kendi acınla durabilmek ve kendine destek olmak demek.
En yakın arkadaşın kötü hissettiğinde ona nasıl destek olduğunu düşün. Sakin bir ses tonuyla, ona nasıl yardımcı olacağını düşünerek, elinden tutarak, sarılarak, acısını hafifletmek için orada olmak. Sadece orada olmak da şefkat konusunda büyük bir adım, bazen arkadaşın için yapabileceğin bir şey olmasa da onunla orada durabilmek de büyük bir erdem.
Peki kendine gelince nasıl davranıyorsun? Öz şefkat işte burada ortaya çıkıyor. Nasıl arkadaşına sakin bir tonda güzel sözler söylüyorsan, nasıl onu eleştirmeden yargılamadan bunun geçeceğini anlatıyorsan, nasıl sessizce onunla orada durup elini tutabiliyorsan kendine de böyle davranabilmeyi öğrenmek. Kendi elini de tutmak, kendinle sessizce kalabilmek, eleştirmeden ve yargılamadan olana izin vermek, kendine sevecenlik göstermek ve kendine destek verebilmek. Öz şefkat ne olursa olsun, kendi yanımda durabilmek.
Kulağa zor mu geliyor? En yakınlarına gösterdiğin şefkati kendine göstermemen için bir sebep var mı? Başına zorlu bir olay geldiğinde şunu düşün ‘En sevdiğim arkadaşım şimdi bu durumda olsaydı ona ne söylerdim?’, işte tam o anda bunu kendine söyle. Kendine güzel şeyler söylerken sarılabilirsin, iki elini kalbine koyabilirsin çünkü sinir sistemin bu sarılmanın dışarıdan mı kendinden mi geldiğini ayırt etmiyor. Bu hafta zorlu durumlar yaşadığında sen de kendi yanında dur, en yakın arkadaşın gibi kendine öz şefkatle yaklaş, kendine kocaman sarıl.
Comentarios